TMSF yani Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun Başkanı olan Muhiddin Gülal; Erciyes Anadolu Holding, Koza Altın gibi büyümekte olan ve kâr sağlayan şirketlerin hukuki süreci tamamlamaması durumunda satışının gerçekleşmesinin imkanı olmayacağını dile getirdi. TMSF’nin faaliyetleri ile ilgili düzenlediği sohbet toplantısında konuşma yapan Gülal, 15 Temmuz tarihinden sonra Fon yönetimine geçiş yapan şirket sayısının 797 olduğunu bildirdi. Gülal, şirketlerin şu an %64, öz kaynak büyümesinin de %60 civarına geldiğini bildirerek, TMSF kayyumu döneminde düşüş yaşayan herhangi bir şirketin olmadığını ifade etti. Gülal, şirketlere ilişkin yol haritasının belirlenmesi için hukuki süreçlerin belirlenmesi gerektiğini ifade ederek, bilhassa içi boşaltılmış şekilde devralınan şirketlerin olduğunu, Naksan Grubu ve Aynes gibi zararda olan şirketleri çalışır hale getirdiklerini bildirdi. Naksan ve Royal Halı’da satış süreci geçirdiklerini fakat ihaleyi başka bir tarihte tekrarlamak için ötelediklerini dile getirdi.
Fon’da 8 ila 10 adet büyük grup olduğunu bildiren Gülal, bahsi geçen grupların toplam aktif olanın %80’ine denk geldiğini, konsantrasyonlarının bunların üzerinde olduğunu ifade etti. Erciyes Anadolu Holding’in, Yargıtay aşamasında, müsadere kararı çıktığını belirten Gülal, Koza’da da müsadere kararının çıktığını fakat istinaf adımında olduğunu bildirdi. Erciyes Anadolu Holding’de çok ciddi bir yapılanmaya gidildiğini ve markaların ayrıldığını vurgulayan Gülal, kamuoyuna arzın bir metot olabileceğini, çok iyi şirketlerinin olduğunu ve koşullar sağlandığında satışın da gündeme geleceğini ifade etti. Her durumda hukuki süreçlerinin kesinleşmesinin gerekli olduğuna vurgu yapan Gülal, 2021 yılında Aynes Gıda, Alfemo Mobilya, Aker Tekstil, Mark Antalya AVM ve Central Hospital’ın satışının yapılmasının düşünüldüğünü ekledi.
Başkan Gülal, Balkaner Grubu’na ilişkin yapılan çalışmalar kapsamında Ataşehir Modern isimli bir inşaat planı sürdürdüklerini ifade ederek, bir lansman ile satışa çıkacaklarını, 1113 adet konut, 3 bloklu bir proje ve 70 adet ticari alanın olduğunu ifade etti. Söz konusu yerden 1 milyar TL kamu alacağı tahsili yapabileceklerini öngören Gülal, bu şekilde Balkaner dosyasını kapatacaklarını ifade etti.
KOZA Altın’ın Türkiye Varlık Fonu’na devredilmesine dair sorulan sorulara cevaben Gülal, öyle bir ihtimalin bulunduğunu bildirirken, Varlık Fonu’nun, Türk Madencilik AŞ. Adlı bir bir firma kurduğunu dile getirdi. Varlık Fonu’nun elinde olan şirketler incelendiğinde mobilyayı bunların arasına koyamayacaklarını belirten Gülal, “Fakat Koza, altın üretiyor ve stratejik bir firma.” Dedi.
Koza Altın ülkede üretimi yapılan altının üçte birini üretmekte olduğunu ifade eden Gülal, hukuki süreci kesinleşmesinin ardından Varlık Fonuna devrinin yapılacağını belirtti.
Hukuk reformu ile ilgili çalışmaların anımsatılması üzerine Gülal, şirketlerin hukuk reformu ile iade edilmesinin mümkün olmadığını, şu an hukuki süreçler kesinlik kazanmadığı için mülkiyet hakkının halen eski sahiplerde olduğunu ifade etti.
TMSF kapsamında yönetilen inşaat şirketleri arasından biri olan Fi Yapı konusunun çözümü olmadığını bildiren Gülal, şirketin parasının olmadığını dile getirdi. Gülal, Fi Yapı’nın Dikili’de bulunan adasının satılması ile mağduriyetlerinin bir bölümünün giderilebileceklerine inandıklarını ifade etti.