CNN Türk’e konuk olan Prof. Dr. Şükrü Ersoy canlı yayında İstanbul’un deprem riskini açıkladı! Hatta İstanbul’a dair ilçe ilçe deprem risk haritasına dair açıklamalar yaptı. İstanbul’un deprem risk haritası değerlendirmesine göre güvenli bölgeleri de açıkladı. Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “Büyükçekmece, Küçükçekmece, Avcılar, Zeytinburnu, Esenler, Bağcılar, Fatih, Beylikdüzü, Bakırköy, Güngören’in zemini kötü. Anadolu yakası genel olarak sağlam” diye açıklama yaptı. Hatta Profesör Ersoy, Malatya’daki 5.4 büyüklüğündeki depreme dair de açıklamalar yaptı.
Depremlere Dair Sorular
Aslında Ersoy, programda depreme dair çok merak edilen soruları da cevapladı.
“3 dakikada bir artçı deprem normal mi?” sorusu için “1 yıldan 2’den büyük 24 bin deprem olur Türkiye’de. Her ay 2 bin tane deprem. 10 bin depremi 2 bine böldüğünüz depremi 5 ay yapar. 5 ayda olması gereken deprem 3 haftada oldu. Elbette deprem fırtınasından söz edebiliriz. Ama bu normal. Deprem bir an değil bir süreçtir. Yerin dengelenmesi için bu artçıların yaşanması gerekiyor. Bugünkü Malatya’daki deprem bölgedeki gerilimden dolayı oldu. Tam Doğu Anadolu fayın üzerine oturmuyor. Doğanşehir’den gelen bir fayın kuzeydoğu ucuna denk geliyor.” cevabını verdi.
Naci Görür daha önce “MTA haritasında çizilmemiş fay” açıklaması yapmıştı. Bu açıklamaya dair Ersoy “MTA bütün diri fay haritalarını yapan bir kurumdur. Türkiye’de yaklaşık 500 tane deprem oluşturabilir fay çizilmiş. Bunların hepsi de 5,5’dan büyük deprem oluşturabilir. Biz bu sayıyı 1992 yılında 150 biliyorduk. Bu sayı 500’e çıktı. Türkiye’nin deprem tehlikesi kendiliğinden 3,5 kat arttı. Orada bir fay vardır, yeterince incelenmemiş faydır. Depremin komşu alanları gelecekte deprem oluşturabilecek potansiyel yerler. Daha küçük deprem olsaydı bu kadar artçı yaşanmazdı. Bu artçıları en az 1 yıl yaşayacağız. Bu depremler yine olabilir.” Değerlendirmesini yaptı. Ayrıca Foça ve Düzce’de meydana gelen depremlerin artçı olmadığını belirtti. Genel olarak ele alındığında bir hareketliliğin varlığına da vurgu yaptı.
İstanbul’un Deprem Risk Haritası Açıklaması
Ege’deki depremlerin mekanizmalarının farklı çalıştığını vurgulayan Ersoy, bunun İstanbul depremini öne çekmesinin imkanı olmadığını da ifade etti.
Deprem haritalarındaki koyu renk normalde en riskli bölgedir. Ancak Ersoy, bu haritanın inşaat değerlendirmesine göre bir risk haritası olduğunu belirtti. Aslında bu haritanın faylara uzaklığa göre hazırlandığını ekledi. Hatta “Haliç’ten Bahçeşehir’e oradan Sarıyer’e kadar olan alan Türkiye’nin en sağlam kayaçları sayılabilecek bir yer. Sarıyer’de dere yatakları kötü. Parsel olarak söylemiyoruz. Bu genel bir yaklaşım. Anadolu yakası genel olarak sağlam. Dere yatakları ve kayaçların üzerindeki çürümüş yeri kaya olarak kabul etmemek lazım. Sert bir kaya ise yapıyı daha kolay yaparsınız. Şile kısmen iyi, Çekmeköy, Beykoz, Ümraniye, Kadıköy, Ataşehir iyi. Maltepe, Pendik ve Kartal’ın sahil kesimleri iyi değil, iç kesimleri iyi. Sultanbeyli ve Sancaktepe’nin yüksek kesimleri iyi.” Açıklamasını yaptı. Ayrıca kendi söylemine göre değerlendirerek kişilerin sağlam yerde oturduklarını iddia edemeyeceklerini de ifade etti.
Nitekim “Büyükçekmece, Küçükçekmece, Avcılar, Zeytinburnu, Esenler, Bağcılar, Fatih, Beylikdüzü, Bakırköy, Güngören’in zemini kötü. Yapı stoğu da kötü. Oralarda müdahale ekiplerinin çok zorlanacağını düşünüyorum. Esenyurt’a yapılan gökdelenle Şişli’de yapılan gökdelen depreme karşı farklı sınav verecek. Esenyurt’un zemini kötü. Bu nedenle Esenyurt’taki gökdelenler teorik olarak zarar görebilir.” Dedi.
Kısaca özetlemek gerekirse, İstanbul’un deprem risk haritası değerlendirmesinde en sağlam alanlar şu şekilde:
Sarıyer, Başakşehir, Eyüp’ün bir tarafı, Kağıthane’nin bir tarafı, Şişli ve Beşiktaş zeminleri iyi durumda. Hatta Anadolu yakasının genelinde sağlam olduğunu da ekledi. Ayrıca Şile’nin kısmen iyi olduğunu ve Çekmeköy ile Beykoz’un iyi sayılabileceğini belirtti. Her ne kadar Ataşehir’in iyi olduğunu belirtse de Maltepe ve Kartal gibi alanların kıyılarının iyi olmadığını söyledi. Ayrıca Maltepe ve Kartal bölgelerinin iç kısımlarının daha iyi olduğunu ekledi. Nitekim Sancaktepe, Sultanbeyli’nin tepe noktalarına iyi derken, Tuzla sahil kesimlerinde problem olduğunu belirtti. Hatta izleyicilere belediyelere nasıl bir yerde oturduklarına dair sormalarını tavsiye etti.