Ülkemizde dün Ekim ayı enflasyon rakamı duyuruldu. Geçtiğimiz ay yüzde 19,58 düzeyine yükselen TÜFE, Ekim ayında aylık yüzde 2,39, senelik yüzde 19,89 düzeyine çıktı. Piyasalarda tahminler senelik TÜFE’nin yüzde 20’yi geçmesi tarafındaydı. Dünyada enerji ve emtia fiyatlarında görülen artış neredeyse tüm ülkelerde enflasyonu arttırdı, Türkiye’de de yeni tip koronavirüs pandemisinin ardından yüzde 11 düzeyinden artmaya başlayan TÜFE, senenin 3. çeyreğinde dövizdeki hareketlenmenin etkisiyle yükseldi. Haziran ayında 8,80 düzeyine ulaşarak rekora imza atan USD/TRY kuru Temmuz ile Ağustos ayları arasındaki dönemini diğer dönemlere kıyasla sakin geçirmişti, fakat dövizin üretici ve tüketici fiyatları üzerindeki etkisinin sürmesi sebebiyle enflasyon rakamı artmayı sürdürdü.
Mevcut gelişmelerle enflasyon rakamı arttı
Eylül ayında TCMB’nin faiz indirimine başlaması ve dövizdeki artışın sürat kazanmasıyla TÜFE aylık yüzde 1,25 oranında yükselmişti. Ekim ayında merkez bankası 200 bp ile tahminlerden fazla miktarda faiz düşürdü. Para politikasının yanı sıra diplomatik gerginliğin de yükselmesiyle dolar kuru 9,8595 ile tarihi zirveyi gördü. Bu dönemde petrol fiyatlarındaki yükseliş yurt içinde de akaryakıt fiyatlarının yükselmesine yol açtı ve mevcut gelişmeler enflasyon sepetinde yükselişe sebep oldu.
TÜİK verilerine TCMB’nin gösterge olarak izlediği çekirdek TÜFE yüzde 16,82 düzeyine çıktı. Ağustos ayında yüzde 45’i geçerek rekor düzeye ulaşan ÜFE, Eylül’deki sınırlı gerilmenin sonrasında Ekim ayında aylık yüzde 5,24 oranında yükselişle yüzde 46,31’e yükseldi. Bu düzey veri ölçüm tarihinde üretici fiyatlarında kaydedilen en fazla yükseliş olurken ÜFE ve TÜFE arasındaki makas da en üst düzeye yükseldi. TÜFE’de sınırlı yükseliş olmasına rağmen ÜFE’de rekor kırılması fiyatlardaki yükselişin henüz üreticiden tüketiciye tam anlamıyla yansımadığını, ancak önümüzdeki aylarda yansımayı sürdüreceğini işaret ediyor.