Kahramanmaraş merkezli korkunç deprem sonrası kurtarma çalışmaları devam ediyor. Birçok vatandaşımızın isyan ettiği kağıt gibi dağılan binaların müteahhitler için göz altı işlemleri başladı. Binlerce insanımızın yaşamına mal olan evlerin yıkımında müteahhitlerin sorumluluğu araştırılmasına başlandı. Müteahhitlerin bazıları yurtdışına kaçmaya çalışırken, bazıları da yurtdışında kaçtıkları noktalarda yakalanarak göz altına alındı.
Müteahhitler Ne olacak?
Kahramanmaraş merkezli artarda yaşanan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler büyük yıkıma sebep oldu. 10 ilimizde binlerce kişi hayatını kaybetti. Ne yazık ki binlercesi de yaralı. Hatta deprem sonrasındaki sahne gösteriyor ki, bazı noktalar resmen tamamen yok oldu. Bu trajik afet tüm Türkiye’de büyük üzüntüye sebep oldu. Denetimsizlik ve ihmal konusunda ise kamuoyunda büyük bir öfkeye sebep oldu. Bazı müteahhit ve fenni mümessillerin binalarının neredeyse tamamı yıkıntı halinde. Hatta bu binalardan bazılarının daha birkaç sene önce inşa edildiği gerçeği isyana sebep oldu. Depreme dayanıklı diyerek satılan bu evlerin depremde yıkıntıya dönüşmesi acı gerçeği ortaya çıkardı. Yapılarda ihmali olduğu düşünülen müteahhitlerden bazılarının hemen yakalanma işlemi gerçekleşti . Bazıları ise yurtdışına kaçmaya çalışırken yakalandı.
Siyasiler Ne Diyor?
30 bine yaklaşan kayıp sayısına ek 80 bin kişi de yaralı. Hatta 10 ilimizde binlerce binanın tamamı yıkıntı halinde. Ne yazık ki, birçok binada da büyük ya da küçük hasarlar söz konusu. Deprem sonrası bu kadar binanın enkaza dönüşmüş olması kayıplarımızın en büyük sebeplerinden biri. Bu sebeple yıkılan binalar hususunda ihmal ve denetimsizlik iddiaları gündeme geldi. Hatta bina yapımında ihmali olduğu tespit edilen müteahhitler bir bir yakalanmakta. Binlerce kişinin ölümüne sebep olan müteahhitlere dair büyük bir öfke var.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, ihmale dair 134 kişi hakkında işlem yapıldığını açıkladı
Fuat Oktay da “Enkazlar kaldırılmadan önce savcılıklarca delillerin toplanması son derece kritik. Bununla ilgili de tüm tedbirler alınmıştır.” Açıklamasını yaptı. 131 şüphelinin yıkılan binalarla ilişkisine vurgu yaptı. Mevzuata aykırı veya kalitesiz şekilde inşa edildiği düşünülen binalarda sorumluluğu olan müteahhitlerin kimlikleri ortaya çıkmaya başladı. Bütün müteahhitler isim isim açıklanmasa da, bazıları kamuoyunun tanıdığı isimler olduğu için basına yansıdı.
Kimlere tutuklama emri geldi?
Hatta Hatay’daki Rönesans Rezidans’ın müteahhidi Mehmet Yaşar Coşkun da bu isimlerden biri olarak öne çıkıyor. Çoşkun, Karadağ’a gitmek üzereyken engellenerek göz altına alındı. Ne yazık ki, üstünde yüklü miktarda para ile havalimanında yakalanması gerçekleşti. Şu ifadelerle kendini savunmasını yaptı:
“Rönesans Rezidans’ın neden yıkıldığını ben de bilmiyorum. Rönesans Rezidans’ın zemin etüdü yapılmış ve sağlam durumdaydı. Tüm ruhsatları alındı, hem belediye hem yapı denetim firması tarafından bizzat yerinde gerekli numuneler alınmak suretiyle gerekli incelemeler yapıldı, kontrolleri sağlandı. Bu aşamalarda hiçbir sıkıntı çıkmadı.”
Gaziantep’te yıkılan Ayşe Mehmet Polat Sitesi’nin müteahhiti ve fenni mümessili Mehmet Ertan Akay’ın da tutuklama işlemi gerçekleşti. “Taksirle ölüme sebebiyet verme” ve “imar kanununa muhalefet” suçlamalarıyla İstanbul’dan Gaziantep’e getirilmesi gerçekleşti.
Adıyaman’da yıkılan birçok binanın müteahhidi olan Yavuz Karakuş ve Sevilay Karakuş’ın tutuklama işlemi gerçekleşti. Hatta çiftin Gürcistan’a gitmek üzereyken yakalandığı ortaya çıktı. “Vicdanım rahat. 44 bina yaptım. 4’ü yıkıldı. Her şeyi usulüne uygun yaptım.” şeklinde açıklama yaptılar.
Adana’daki Hasan Alpargün Apartmanı’nın müteahhidi Hasan Alpargün, KKTC’ye kaçtı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yakalanarak Adana’ya getirilme işlemi gerçekleşti.
Gaziantep’teki Bahar Apartmanı’nı yapan müteahhit Mustafa Uncuoğlu da bu isimlerden biri.