Dünyanın her yerinden ve iş dünyasında önde gelen kişileri konu alan, BBC’nin haftalık olarak yayınlanan The Boss serisinde yeni bölümde cilt bakım ürünleri firması kurucusu olan Tata Harper yer aldı.
Tata Harper’ın doğal cilt bakım ürünleri ile ilk ilişkisi, 2005 yılında üvey babasının kanser olması ile başlıyor. Doktorların babasına daha doğal bir yaşam tarzı benimsemesini tavsiye etmesi üzerine Kolombiyalı girişimci, kendisi de dahil olmak üzere aile bireylerinin hepsinin bu değişikliğe ihtiyacı olduğunu düşünüyor. Harper üvey babası için doğal ürün araştırmasına girdiğinde, aynı zamanda sağlıklı bir yaşam sürdürmek istediği için kendisi için de ürün arayışına giriyor.
Elinden geldiğince organik beslenip evde kimyasal içeren hiçbir temizlik ürünü kullanmamaya başlıyor. Fakat pahalı, kolay ulaşılabilir ve sentetik içeren kozmetik ürünlerini doğal olan kozmetik ürünleri ile değiştirmek için fazla isteksizdi.
Güzellik ürünlerine bayıldığını vurgulayan Harper, doğal ürünlerin fazla sade olduğunu ve içerisinde sadece birkaç madde barındırdığını söylüyor.
Zaman geçtikçe piyasada doğal cilt bakım ürünleri ile ilgili ciddi bir boşluk olduğunu fark eden Harper, kozmetik ile ilgili hiçbir deneyimi bulunmayan endüstri mühendisi bir arkadaşı ile marka kurarak bu işe girişiyorlar.
Kendisi ile aynı isime sahip olan şirket, şu anda 65 milyon doların üstünde bir değere sahip. Ayrıca, yıllık yaklaşık olarak 25 milyon doların üstünde gelir elde ediyor.
Bunun dışında şirket; Hilary Duff, Kate Hudson gibi birçok yıldız oyuncunun favori markası. Forbes dergisine göre; Harper, yeşil cilt bakımı hareketinin kraliçesi.
Kolombiya’da Barranquilla şehrinde dünyaya gelen Harper, küçükken de meyve ve sebzeler ile büyükannesine cilt bakımı uyguluyormuş. Okulun ardından üniversite eğitimi için Meksika’ya giden Harper, endüstri mühendisliğini bitirdi. 2000’de Miami kentine yerleşerek, o zamanlardaki eşi olan Henry ile inşaat ve emlak satışı yaptı. Birkaç yılın ardından inşaat ve emlak işlerini New York’a taşıma kararı alıyor ve bu dönemde Harper’ın üvey babasına kanser teşhisi konuyor. Ardından cilt bakım ürünleri sektörüne girmek amacıyla bitkisel ilaçlar, biyoteknoloji ve doğa bilimi ile ilgili oldukça yoğun bir araştırma süreci başlıyor.
İnsanlar Harper’ın yaptıklarının bir çılgınlık olduğunu lüks ve doğallığın yan yana gelemeyeceğini söylemesine rağmen Harper, vazgeçmedi. Doğal cilt bakım ürünlerinin formüllerini elde edebilmek için belirli kimyagerler ile çalışmalar yaptı. Normalde bir cilt bakım ürününün geliştirilmesi birkaç haftayı alırken, Harper ve ekibinin ürünü temel haliyle yapabilme bilgisine erişmeleri bile uzun süre gerektiriyordu. 2010’da ilk ürünleri satışa hazırlandı.
Sonrasında, Harper, Henry ve üç çocukları New York’un kuzeyinde yer alan bir çiftliğe taşındılar. Şu ana kadar olan bütün üretimler o çiftlikte gerçekleştirildi. Ürünler, çiftlikte yetiştirdikleri bitkilerden ve ayrıca 70 farklı ülkeden çiftliğe getirilen doğal maddelerden yapılıyor. Geri dönüşüm açısından kolaylık sağlamak için ürünler için cam malzeme kullanılıyor. Paketleme ve ürün etiketleri için ise dönüştürülmüş kağıt ve soya bazlı boyalar kullanılmakta. Endüstride yer alan şirketlerin dışarıda imal ettirmeyi tercih etmesine karşın Harper, bunu reddettiğini belirtiyor.
Şirketin kurulmasının ardından eşiyle yaşadıkları ayrılık için Vogue dergisine üç sayfalık bir röportaj veriyor. Harper, Vogue dergisinde bu kadar erken yer almasına şaşırdığını vurguluyor. Medyanın yeni markaya olan bu ilgisi diğer markaların satıcılarının da ilgisini çekiyor. Şirketin ürünlerini; SpaceNK, Sephora gibi oldukça popüler tedarikçiler satmaya başlıyor.
Şirketin bugünkü başarısının en büyük payı ünlülere ait denebilir. Markanın ünlülere reklam için ödeme yapacak bütçesi olmadığını dile getiren Harper, ünlü takipçilerinin beğenisini oldukça samimi bulduğunu da söylemeden geçmiyor.
Tata Harper’ın 150 çalışana sahip şirketi; bugün, İngiltere, ABD, Avrupa, Asya ve Avusturalya’da kolayca ulaşılabilir durumda. Japonya, Çin ve Rusya’ya açılmak da planları arasında. Şirketin her sene bir önceki seneye kıyasla satışları %50 oranında bir artış göstermekte. ABD girişim sermayesi fonu olan ACG gibi dış yatırımcılar da şirkette hisse sahibi.
Harper, yatırımcıların onu anlamasına ve destek sağlamasına oldukça mutlu. Tata ve Henry evliliklerini bitirmelerine karşın hala şirkette beraber çalışıyorlar.
Traub’un CEO’su Mortimer Singer, Harper için çok iyi bir marka elçisi olduğu ifadelerini kullanıyor. Harper’ın yaptığı işi çok az sayıdaki güzellik şirketlerinin yaptığını dile getirirken harika bir entegre sistemine sahip olduğunun da altını çiziyor.
COVID-19 salgın döneminde Tata, üç çocuğuna bakarken internet üzerinden sayısız toplantıya katılıyor. Şirketin 10. Yılına girerken Harper, başka bir iş yaparken kendini hayal edemediğini de her zaman dile getirmekte.
Pandemi döneminde Harper da diğer birçok üretici gibi üretim tesislerini durdurmak zorunda kaldı. Elbette, mağazaların bir süre kapatılması da işlerin azalmasında büyük bir etkiye sahip. Kovid-19 sonrasında tekrar üretim ve çalışmalarına devam edeceği kesin!